Vajinismus ve Tedavisi
Kadınların, herhangi bir şekilde cinsel ilişkiye girmelerini engellemekte olan fiziksel bir problemin varlığının tespit edilememiş olmasına rağmen, hissettikleri kaygı, korku ve endişe nedeniyle cinsel ilişkiye girememesi durumu kısaca vajinismus olarak açıklanabilir. Kadın cinsel organı olan vajina, cinsel ilişki esnasında esnek bir yapıya sahip olduğu için rahatlıkla genişleyebilmektedir. Ancak kadın hissettiği korku ve kaygılar nedeniyle erkeğin penisini vajen bölgesine yaklaştırmayı reddedebilir ya da vajen girişinde bu korku ve kaygıları hissetmeye başlayabilir. Her kadının bu konuda yaşadığı durum birbirinden farklıdır. Toplumda genel olarak yaygın olan yanlış bir kanıya göre, vajinanın çok küçük ya da dar olmasından kaynaklı olarak çiftlerin cinsel ilişkide bulunamadığı düşünülmektedir. Ancak vajina oldukça esnek bir yapıya sahiptir ve cinsel ilişki esnasında da penisin büyüklüğüne göre esneyebilmekte hatta ve hatta doğum esnasında 10 kata kadar genişleyebilmektedir. Bu nedenle bu tarz bir durumunun vajinismus sebepleri arasında sayılabilmesi tıbbi olarak söz konusu değildir.
Kadınların bilinçaltlarında cinsel ilişkiye dair olan yaşadıkları korkular ve gerginlikler, vajen bölgesinde istek dışı kasılmaların yaşanmasına ve dolayısıyla vajinanın esnekliğini devreye sokamamasına neden olmaktadır. Cinsel ilişki esnasında vajinanın girişindeki kaslar kasılmakta, hatta ve hatta tüm vücutta da bir kasılma ve panik hali de yaşanabilmektedir. Böyle bir durumda kadınlar bacaklarını sıkı bir şekilde kapatır ve hiçbir şekilde cinsel birleşmenin yaşanmasına izin vermezler. Vajinismus problemi yaşamakta olan kadınların bir kısmı kızlık zarının kalın olması nedeniyle cinsel ilişkiye giremediklerini de düşünmektedirler. Partnerlerini de bu duruma inandıran birçok çift, kızlık zarının anestezi etkisindeyken açtırılması ile bu problemin ortadan kaybolacağını düşünerek, kadın doğum uzmanına başvururlar. Ancak vajinismus kızlık zarından kaynaklanan bir problem olmadığı için gerçekleştirilen operasyon sonrasında da çiftler çoğunlukla cinsel ilişkiye giremezler ve çok daha büyük bir umutsuzluğa ve karamsarlığa kapılırlar. Böyle bir durumda psikolojik olarak bir uzmandan yardım almayan çiftlerin ilişkilerinde de yıpranma gözlemlenir.
Vajinismus sorunu ile mücadele eden kadınlar, sadece cinsel ilişki sırasında kilitlenme yaşamamaktadırlar. Aynı şekilde vajinal muayene esnasında da panik ve korku duygularını hissederek, muayene olmaktan çekinirler. Ancak bazı kadınlar da muayene esnasında herhangi bir sıkıntı yaşamazlar ve sadece cinsel ilişki esnasında problem yaşarlar. Çiftlerin bir kısmı, ilaçlarla sağlanan gevşeme hissinin bu problemi ortadan kaldıracağına inanırlar ve anestezi altında cinsel ilişkiye girerek bu sorunu aşabileceklerini düşünürler. Bu şekilde yapılan uygulamalar yanlış olmakla birlikte problemin daha da büyümesine neden olmaktadır. Çünkü kadın bir sonraki cinsel ilişki esnasında uyanık olacak ve yine aynı korkuları yaşamaya devam edecektir. Anestezi altında cinsel ilişkide bulunan kadın, bilinci kapalıyken böyle bir deneyim yaşadığı için yeni bir travma ile mücadele etmek durumunda da kalabilmektedir. Bu nedenle bu tarz bir tedavi seçeneği vajinismus hastalarında tercih edilmemelidir.
Vajinismus tedavisi için son dönemlerde kullanılan bir diğer yöntem de, vajen girişine yapılan botox uygulamasıdır. Böylece vajen girişindeki kasların dondurulmakta ve cinsel ilişki esnasında kasılması engellenmektedir. Ancak bu yöntem de ne yazık ki pek başarılı olmamaktadır. vajinismus tedavisi için kullanılmakta olan ilaç, sakinleştirici ve antidepresanlar cinsel isteksizliğe sebep olabileceği için durumun daha ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilmektedir. İlerleyen durumlarda kadınlar artık kendilerinin yetersiz olduğunu hissederek depresyona sürüklenmekte ve eşleri ile olan ilişkileri de ciddi bir şekilde zedelenmektedir. Bu nedenle vajinismus tedavisi için mutlaka uzman bir psikolog veya psikiyatr ile birlikte çalışmalı ve çiftlerin terapi görmesi gerekmektedir.