Kan Uyuşmazlığı ve Bağışıklık Sistemi
Bir insanda kendi dokusunun bir parçası olmayan herhangi bir maddenin vücuda alınması, bağışıklık sistemini harekete geçirir ve bağışıklık sisteminin yok edici etkisi devreye girer. Bu kısaca antjien-antikor savaşı olarak tanımlanabilir. antijen genetik yapıya uymayan maddedir ki vücut buna tepki olarak antikor üretir. Bu antikorlar antijenlere yapışır ve antijenleri yok etmeye çalışır.
Kan Uyuşmazlığı ve Yapı Taşları
Kan uyuşmazlığının yıkıcı etkisi de tam olarak bu noktada başlar. Kişiye kendi kan grubundan olmayan bir kan verildiğinde vücuttaki antikorlar bunu yabancı bir madde olarak algılayacak ve yok etmek üzere harekete geçecektir.
A grubu için B grubu, B grubu için A grubu, 0 gurubu için A ve B grubu, RH grubu RH (+) grubuna karşı vücut doğal antikorları hazırda bulundurur. Kan gruplarındaki uyum ayrımı bu noktadan hareketle yapılır. Hayati olarak önem taşıyan bu konuda uyumlu grupların birbiri ile alışveriş yapması gereklidir.
Kan Uyuşmazlığı ve Anne Karnında Bebek
Bu ön bilgiden sonra anne karnındaki bebeğin kan uyuşmazlığı sonucu nasıl bir etki ile karşı karşıya kalacağı az çok tahmin edilebilir. Olası bir kan uyuşmazlığı durumunda anne kanının bebek kanı ile karşılaşmasında antijen-antikor üretimi başlar. Karşılaşmanın engellenmesinde plasentanın büyük bir rolü söz konusudur. plasenta burada bariyer konumundadır ve anne ile bebeğin kanının karışmasını engeller. Bu bariyer varlığını doğum anına kadar sürdürür; bu da anne kanı ile bebek kanının ilk temasının doğum esnasında meydana geleceğini gösterir. Ancak bu kısa bir süreliğine söz konusu olduğundan annenin savunma sistemi devreye girecek zaman bulamaz ve ilk gebelikte bu anlamda bir sorunun çıkması düşük ihtimallerde seyir etmektedir.
2. gebelikte bu durum biraz daha tehlikeli boyutlara ulaşabilir çünkü anne kanı daha duyarlı hale gelmiştir.
2. gebelikte durumun seyri farklıdır. Olası bir kan uyuşmazlığı durumunda annenin kanının sensitize yani duyarlı bir hal almış olması bebek için risk oluşturur. Yani aynı durumun varlığı, annenin savunma sisteminin çok daha hızlı harekete geçmesini sağlayacak ve bebeğe zarar verecektir. Bu durum bebeğin ölümüne kadar gidebilir.