Hamileliğin erken dönemlerinden itibaren her geçen gün yükselerek önce kanda daha sonra idrarda tespit edilebilen HCG hormonu, gebelik testlerinin pozitif olarak belirlenebilmesini sağlamaktadır. Bu nedenle bu hormon aynı zamanda gebelik hormonu olarak da adlandırılmaktadır. Hem hamileliğin tespit edilmesinde hem de bazı genetik hastalıkların tespit edilmesi için HCG hormonu son derece önemlidir. Hormonun anne kanındaki değeri bebeğin sağlığı açısından oldukça önemli sonuçlar vermektedir. Örneğin hamileliğin 11. Ve 14. Haftaları arasında yapılması gereken bir tarama testi olan ikili test, Down Sendromu gibi genetik anomalileri tespit edebilmek için oldukça önemlidir. Tarama testi yapılırken, annenin kanındaki serbest dolaşımda olan hcg hormonu değeri araştırılmaktadır. Eğer bu değer normalde olması gerekenin iki katı ise bir genetik anomaliden söz edilmesi mümkündür. Aynı şekilde hamileliğin 16 ve 18. Haftaları arasında yapılmakta olan üçlü tarama testi de hcg hormonu değerlerinin incelenmesi ile Down Sendromu olup olmadığı hakkında bir ön bilgi edinilebilmektedir.
HCG hormonu, genetik anomalilerin tespit edilmesinin yanı sıra bebeğin sağlıklı bir şekilde gelişimini tamamlayabilmesi için de oldukça önemlidir. Hamilelik sürecinde vücutta artış göstermekte olan hcg hormonu bebeğin ilk üç aylık dönem içerisinde plasenta oluşana kadar progesteron hormonu salınımını uyarmaktadır. Progesteron hormonu ise bebeğin rahim içerisinde yuvalanmasını ve tutunmasını sağlamaktadır. Gebeliğin ilk dönemlerinden itibaren yumurtalıklar tarafından salgılanır ve böylece gebeliğin devamı sağlanabilmektedir. Bu nedenle sağlıklı bir hamilelik için hem progesteron hormonu hem de HCG hormonu son derece önemlidir.
HCG Ne Zaman Yükselmeye Başlar?
Evde yapılan idrar gebelik testlerinde veya hastanede yapılan kan gebelik testlerinde, hamileliğin tespit edilebilmesi için hcg hormonu varlığı araştırılmaktadır. HCG hormonu, döllenmeden 8 veya 9 gün sonrasında yükselmeye başlamakta ve bu yükseliş her geçen gün ikiye katlanarak devam etmektedir. Bu ikiye katlanma süresi gebelik ilerledikçe 9. Haftadan sonra artık giderek azalmaktadır. 12 ve 13. Haftada ise artık plasenta oluştuğu için, artık bebeğin gelişimine devam etmesi plasentanın görevi olduğu için progesteron salgılanmasına ihtiyaç kalmamakta ve HCG hormonu salınımı da azalmaktadır. Gebeliğin oluşması ile birlikte vücutta ilk olarak artış gösteren hormon hcg hormonu olduğu için hamilelik şüphesini doğrulamak için de annenin kanında veya idrarında hcg hormonunun miktarı ölçülmektedir ve belirli bir oranının üzerinde olması ile hamilelik doğrulanmaktadır. Ancak gebeliğin kesin olarak tespit edilmesi sadece yapılan hamilelik testleri ile mümkün değildir. Bunun için gebelik kesesinin kesin olarak ultrasonda görünmesi gerekmektedir. Bu da gebeliğin 4. Haftasında görülebilmektedir.
Normal bir hamilelik geçirmekte olan kadınlarda, hcg hormonu düzeyi değişik düzeylerde seyredebilmektedir. Bu nedenle bu hormonun düzeyinin ölçülmesi ile gebelik haftasının tahmin edilmesi pek doğru sonuçlar sağlamamaktadır. Bu nedenle gebeliğin kesin olarak tespit edilmesi hcg hormonu ile değil ultrason ile yapılan görüntüleme ile yapılmalıdır. Yine aynı şekilde bebeğin canlı olup olmadığı, fiziksel olarak gelişimi de yine ultrasonla yapılacak inceleme ile kolayca gözlemlenebilmektedir. Çünkü bebek yaşamıyor olsa bile plasentedan miktarı düşük bile olsa hcg hormonu salgılanmaya devam edilecektir.
Adet gecikmesi yaşayan ve gebelikten şüphelenmekte olan kadınların kanında yapılacak inceleme ile kolayca gebelik tespit edilebilmektedir. hcg hormonu gebelik testi ile tespit edilebilmektedir. Ancak bu hormon idrarda daha geç tespit edilebileceği için genellikle kan testi çok daha kesin sonuçlar vermektedir. İdrar ile yapılan testler adet gecikmesinden 4 – 5 gün sonrasında yeterli seviyeye gelmektedir. Bu nedenle hcg hormonu gebelik testi için kan testlerinin yapılması daha kesin ve çabuk sonuçlar elde edilmesini sağlamaktadır.