Göğüs ağrısı, göğüs kafesi bölgesinde hissedilen genel ağrıları ifade eder. Bu ağrılar göğüs bölgesindeki herhangi bir anatomik lokalizasyonda olabilir ve batıcı, sıkıştırıcı nitelikte olabilmektedir. Bazı özel durumlarda sırt ağrısı, nefes darlığı, kol ağrıları ve uyuşmaları, terleme de göğüs ağrısına eşlik edebilmektir. Bu yazımızda göğüs ağrısı yapan nedenler ve yaklaşım anlatılacaktır.
Göğüs ağrısı nedenleri nedir?
Göğüs ağrıları, selim karakterde olabileceği gibi hayati tehlike arz edebilecek ciddi hastalıklar sonucu da ortaya çıkmış olabilir. Göğüs ağrıları asla ihlal edilmemesi gereken durumlardır. Göğüs ağrısı yapan başlıca nedenler şu şekilde sıralanabilir:
Kalp Krizi: Tıp dilinde Myocard Enfarktüsü, halk arasında kalp krizi olarak bilinen bu durum; ölümcül ritm bozukları, tansiyon düşüklüğü, terleme ve göğüs ağrısı ile kendini gösterebilir. Ölümcül bir durum olup, göğüs ağrılarında mutlaka ekarte edilmesi gereken bir durumdur. Sırt ağrısı, sol kol ağrısı veya sol uyuşması, terleme, sıkıştırıcı veya baskı tarzında göğüs ağrısı ve/veya mide ağrısı varsa kalp krizinden şüphe etmek gerekir. Tanısı EKG, Kalp hormonları ve Fizik muayene ile konur.
Ayrıca bkz. : Kalp krizi belirtileri ve kalp krizinde yaklaşım
Ayrıca bkz. : Kalp krizi mekanizması ve tetikleyici unsurlar
Pulmoner Emboli: Akciğer atar damarında olan pıhtı durumudur. Tam tıkanıklık, parsiyel tıkanıklık veya küçük çapta segmenter pıhtılar olabilir. Pıhtı büyük ise veya tam tıkalı ise klinik gürültülü seyredebilir ve hayati risk teşkil eder. Çarpıntı, tansiyon düşüklüğü, göğüs ağrısı (özellikle batıcı vasıfta) ve nefes darlığı başlıca semptomlardır.
Konuyla ilgili daha detaylı bilgi için bkz.: Pulmoner Emboli Nedir?
Pnömoni (zatürre): Akciğerlerin iltihabı hastalığıdır. Akciğer dokularının iltihaplanmasına bağlı olarak ortaya çıkmakla beraber viral veya bakteriyel kaynaklı olabilir. Öksürük, balgam, yüksek ateş, nefes darlığı, göğüs ağrısı, yan ağrısı gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Tutulum alanı genişliğine göre şiddeti farklılık gösterebilir. Muhakkak tedavi edilmesi gerekir.
Diğer solunumsal hastalıklar: Bronşit, bronşiolit, Astım ve KOAH gibi hastalıklarda beraberinde göğüs ağrısı şeklinde klinik bulgu verebilmektedir.
Pnömotoraks: Akciğerin iki yaprağı arasında hava kaçağı olması durumudur. Halk arasında akciğer sönmesi olarak da bilinir. Spontan olabileceği gibi ve travmatik de olabilir. Spontan pnömotoraks açısından sigara içen genç zayıf erkekler risk altındadır. Diğer taraftan herkeste görülebilir. Klinik şiddeti hava kaçağı miktarı ile ilişkili olmakla beraber büyük çaplı pnömotoraks durumlarında göğüs tüpü yerleştirilmesi, cerrahi operasyon ve hastaneye yatış gerekebilir. Pnömotoraks, ani başlayan batıcı ve şiddetli lokalize göğüs ağrısı ile beraber ani başlayan şiddetli nefes darlığı ile kendini gösterir.
Aort Disseksiyonu: Kalpten çıkan ana atardamarın duvar bütünlüğünün bozulması, yani disseke olmasıdır. Yalancı bir lümen meydana gelerek damar yapısı iki lümenli hale gelir. Kan yalancı lümene de dolarak ayrışmayı ve ilerlemeyi daha da tetikler. Çıkan veya inen damarlarda olabileceği gibi aorta (atar damar) boyunca ilerleyerek tüm vucutta yayılım gösterebilir. Hayatı tehdit edici, ani ölüm riski oluşturabilecek bir hastalıktır. Genellikle şiddetli, bıçak saplanır tarzda veya yırtıcı göğüs ağrısı ile kendini gösterir. Yırtıcı / bıçak saplanır tarzda sırt ağrıları da eşlik edebilir.
Kulunç: Soğuk maruziyeti gibi nedenlerle ortaya çıkabilir ve göğüs bölgesindeki kaslarda spazm ile ağrı oluşur. Genellikle dokunmakla ve hareketle artan göğüs ağrısı ile kendini gösterir. Selim karakterlidir. Ağrı kesici ve kas gevşeticiler ile tedavi edilebilir. Bazı durumlarda fibromiyalji gibi kas rahatsızlıkları da kronik ağrılara neden olduğu bilinmektedir.
Üst olunum yolu enfeksiyonları: Bazen basit üst solunum yolu enfeksiyonları, öksürük ve efor sonrası göğüs ağrısı yapmaktadır. Bu tip göğüs ağrıları genellikle öksürmekle tetiklenen göğüs ağrısı şeklindedir ve selim seyirlidir.
Kostokondrit: Kaburga kemikleri bileşkelerinde meydana gelen, kaburgaların; özellikle eklem yerlerinin iltihaplanmasına neden olur. İlgili bölgede şiddetli ağrı ve batma olur, selim karakterlidir.
Reflü: Tıp dilinde Gastroözefageal Reflü olarak bilinir mideden yemek borusunu asit kaçışını ifade eder. Yemek borusunda, göğüs ön duvarının hemen arkasında hissedilen yanıcı ve kemirici nitelikte ağrılardır. Genellikle anti-asit ilaç alımı ile gerileme özelliği gösterir. Tok karna veya sıvı tüketildikten hemen sonra yattığınız zaman reflü artacağından dolayı bu tür ağrılar genellikle gece artar.
Travmatik kaburga ağrıları: Travma sonucu meydana gelen kaburga kırıkları şiddetli göğüs ağrısı yapabilir.
tümör: Onkolojik hastalıklarda; örneğin akciğer dokusunda bir tümör varlığı kitler etkisi ile batıcı göğüs ağrısı oluşturabilir. Bu tür ağrılar genellikle uzun süredir olan, progresif seyir gösteren ve kitle büyüdükçe zamanla nefes darlığının da geliştiği ağrılardır. Akciğer kanseri gibi durumlarda bu tür ağrılar görülebilir. Tedavisi altta yatan nedenin tedavisidir.
Yansıyan ağrılar: Karın ağrısı yapabilecek her türlü mide, yemek borusu, bağırsak, karaciğer, panreas vb. organlarından kaynaklı ağrılar yansıyan ağrı olarak göğüs bölgesinde kendini gösterebilir. Bazı göğüs ağrılarının altından karın içi patolojiler çıkabilmektedir.
Psikojenik problemler: Bazı selim göğüs ağrıları psikoljik stres veya etkilenim sonucu meydana gelebilmektedir. Bazı durumlarda somatizasyon sonucu da ortaya çıkabilmektedir. Burada önemli olan nokta, bir göğüs ağrısına psikolojik ağrı diyebilmek için diğer tüm organik nedenlerin ektarte edilmesi gerekir.
Ağrınızı İyi Tanımlayın ve Doktorunuza İletin
Göğüs ağrısını iyi tanımlamak ve doktorunuza ağrıyı doğru tasvir etmek önem arz eder. Doktorunuz ağrının şeklini ve niteliğini iyi anlarsa tanıyı daha kolay koyacaktır. Bu bağlamda;
- Ağrının yeri,
- Ağrı niteliği (yanıcı, kemirici, sıkıştırıcı, yırtılır gibi vs)
- Ağrının periyotları (sürekli veya ara ara ataklar halinde vs)
- Ağrı süresinin ne zaman başladığı,
- Ağrının yayılım gösterip göstermediği,
- Ağrıyı tetkikleyici unsuruların olup olmadığı,
gibi detaylı bilgileri doktorunuza iletmek tanıya yardımcı olacaktır.
Göğüs Ağrılarında Tanı Nasıl Konur? Hangi Tetkiklere başvurulur?
Göğüs ağrısının kaynağı fizik muayene ve anamnez başta olmak üzere temelde EKG (Elektrokardiyogram), ardışık kan tetkikleri (kalp hormonları), akciğer grafisi ile konur. Lüzum halinde ayırıcı tanı açısından bazı tanıların ekartasyonu amacıyla bilgisayarlı tomografi (BT) de istenebilmektedir. Lüzum halinde EKG ve kan tetkikleri tekrarlanabilir. Doktorunuz 4 saat sonra bir kan tetkiki daha görmek isteyebilir. Bazı durumlarda ilk hormonlar normal iken 4 saat sonra yükselme eğilimi gösterebilmektedir.
Göğüs Ağrım Var. Ne yapmalıyım?
Yukarıda anlatıldığı üzere göğüs ağrıları hayati risk teşkil edebilmektedir ve asla ihmale gelmez. Her ne kadar göğüs ağrılarının altta yatan bazı nedenleri selim karakterde olsa da, ciddi anlamda hayati risk teşkil edebilecek bir nedeni de olabilir. Ağrınızın niçin kaynaklandığı; önemli bir durum arz edip etmediğini yalnızca doktorunuz tayin edebilir. Tanı koyma işini kendinize bırakmayın, mutlaka bir doktora görünmeniz gerekir. Bu bağlamda yapacağınız ilk ve en mantıklı durum derhal 112 Acil Servisi arayarak ambulans talep etmeniz veya mümkün değilse veya ambulans size ulaşamayacak durumda ise refakatçi eşliğinde en yakın sağlık kuruluşuna başvurmanızdır. Olası bir kalp krizi durumunda baygınlık ve genel durum bozukluğı olabileceğini; bu açıdan kendinizin araç kullanarak acil servise gitme çabanızın trafikte hem sizin hem de başkalarının hayatını tehlikeye atabileceğini unutmayın.
Göğüs ağrısı ile Acil servise başvurdum ve taburcu oldum, şimdi ne yapmalıyım?
Göğüs ağrısı şikayeti ile acil servise başvurdunuz, tetkik edildiniz ve taburcu oldunuz ise muhtmelen doktorunuz akut acil patoloji düşünmedi demektedir. Doktorunuz muayene ve gerekli tahliller ile durumunuzda acil patoloji düşünmedi ise size taburcu edecektir.
Bazı göğüs ağrıları, özellikle anjina niteliğinde olan kalp kaynaklı göğüs ağrılarınız için elektif şartlarda, acil olmayan şartlarda ekstra değerledirme ve ileri tetkik yapılabilir. Bu durumda en doğru yaklaşım kardiyoloji polikliniğinden randevu almak ve bir kardiyoloji uzmanına muayene olarak elektif değerlendirme istemektir.
Eğer taburcu olduktan sonra göğüs ağrılarınızın niteliği ve şekli değişir, daha da şiddetlenir ise o zaman yeniden Acil servise başvurmanız gerekir. Önceki durumda kalp krizi olmaması, bir sonraki ağrıda kalp krizi olmayacağını göstermez.
Kamu Alanları ve AVM’lerde Göğüs Ağrısı Şikayeti Olan ve Genel Durumu Bozulan Hastaya Yaklaşım
Göğüs ağrısı tarifleyen hastanızın genel durumu iyi ise; baygınlık ve bilinç bulanıklığı gibi ekstra bir bulgu olmadı ise sakince bir kenarda oturtun ve sağlık hizmeti talebinde bulunarak profesyonel sağlık hizmetinin size gelmesini bekleyiniz. Hastanın sakin, iyi havalanan bir ortamda olması önemlidir. Olası bir kalp krizi durumuna istinaden hasta mümkün mertebe efor sarfetmekten uzak durmalıdır.
Diğer taraftan bir yakınınız göğüs ağrısı sonrası fenalaştığında, genel durumu bozulduğunda solunum veya kardiyak arrest (solunum veya kalp durması) gibi nedenler aklınıza gelmeli ve Temel Yaşam Desteği uygulamasına ivedilikle başlamalısınız. Kamu alanları ve AVM’lerde genellikte acil yardım butonu bulunur ve bu sayede doktor veya sağlık personeli hemen olay yerine intikal eder. Diğer taraftan hastanız baygın ve hareketsiz ise; hemen nabız ve dolaşım kontrolü yapıp profesyonel sağlık ekibi ulaşana kadar temel yaşam desteğine başlamalısınız. Ayrıca bu tür birimlerde Otomatik Eksternal Defibrilatör cihazı vardır ve bunu isteyin; cihaz pedlerini hastaya bağlayın. Otomatik Eksternal Defibrilatör kalbi duran hastaya şoklanabilir ritm varlığında, kurtarıcıyı sesli ve görsel uyarılarla uyaran ve yönlendiren tam otomasyonlu bir alettir. Aynı zamanda kalp masajı ve etkinliği açısından kurtarıcıyı yönlendirir ve hastaya yapılması gerekenler konusunda kurtarıcıyı yönlendirir. Tıbbi bilgi veya profesyonellik istememekle beraber kurtarıcıyı yönlendirir ve kullanımı oldukça basittir. Bu cihaz kalbin durup durmadığını, şok gerekip gerekmediği konusunda sesli ve görsel uyarılarla kurtarıcıyı bilgilendirir ve zamanla yarışan hastanız için hayat kurtarıcıdır. Hastaya şok vermek gerekecek ise cihaz uyaracak ve otomatik olarak şoklama yapacaktır. Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) kullanımı ve işleyişi ile ilgili medya ve internet kanallarında birçok anlatım mevcuttur ve basit bir araştırma ile OED yi online tecrübe edebilirsiniz.
Temal Yaşam Desteği ile ilgili hangi kaynakları eğitim amaçlı kullanabilirim?
Temel Yaşam Desteği her vatandaşın ödevidir ve herkes bilmekle yükümlüdür. TYD hayat kurtarır.
Temel yaşam desteği ve ileri yaşam desteği ile ilgili, tüm sağlık çalışanları ve tüm bireyler için oluşturulmuş güvenilir kaynaklar mevcuttur. AHA ve ERC 2015 kılavuzları en doğru bilgiyi sunmakta ve zaman zaman güncellenmektedir. Bunları takip ederek güncel kalabilir, en doğru bilgiye ulaşabilirsiniz. Güncel bilgileri pdf olarak aşağıdaki bağlantıdan indirebilirsiniz.
Dr. F. ikiz | hepsaglik.net